1945'li yıllarda Amerika da yaşayan Corleone ailesinin sıfırdan nasıl yükseldiğini anlatan bir başyapıttır The Godfather.
Her ne kadar bir mafya filmi olsa da her şey ailenin birbirine daha bağlı ve daha güçlü olması için yapılıyor.
1.Filmde(1972) Babanın Don Vito Corleno(Marlon Brando) suikaste uğraması ve yavrusu Michael Corleone nin ( Al Pacino) nun ailenin başına geçmesi anlatılıyor. Tabi Michael in yöntemleri babasına göre daha değişik; hiç babasına çekmemiş.
2. Filmde(1974) Babanın nasıl baba olduğu anlatılıyor. Babanın gençliğini canlandıran Robert De Niro bir tefeciye borçlanır. Kendisi gibi arkadaşları da bu tefeciye borçludurlar. Arkadaşlarından kendilerini bu tefeciden kurtarmak için bir teklif sunar. Karşılığında “Yaptığım bu iyiliği unutmayın” der. Tefeciye pusu kurar ve onu öldürür. Bundan sonra babanın önlenemez yükselişi başlar.
Dikkat ederseniz1972 yılından sonra Cüneyt Arkın’ın ve Kadir İnanır’ın bazı filmlerinin konusu birebir baba filminden alınmıştır. Hem filmlerin konusu hem müzikleri aynen kullanılmıştır. Bu sayede Türk halkı izlememiş olsa bile bu filmden dolaylı yollardan etkilenmiştir. Hatta bazı araba kornaları godfather film müziği şeklinde çalar.
3.Film(1990) 2. Filmden 16 yıl sonra ticari amaçla yapılmıştır. Bütün olarak baktığımızda Senaryo , Filmin ciddiyeti, film müzikleri ve oyuncuların kalitesi ve daha bir çok faktör birleşince ortaya muazzam bir film çıkmış. Babanın bahçede torunuyla oynarken ölmesi “Ne kadar güçlü olursanız olun kadere karşı koyamazsınız” dedirtiyor insana. Bu film uzun uzadıya yazılabilir ama buraya sığmaz :)
“Ona reddedemeyeceği bir teklif sunacağım”
Dostluk ve para zeytinyağı ve su gibidir.
Eğer oğlumun başına bir kaza gelirse veya bir polis onu vurursa ya da kendisini hücresinde asarsa, hatta kafasına yıldırım bile düşse bu salondaki bazı kişileri suçlarım. Ve onu o zaman affetmem.
Gibi replikler ve kusursuz işçilik için. İzlemeyenlerin mutlaka izlemeleri gereken filmlerden biridir.
“Ona reddedemeyeceği bir teklif sunacağım”
Dostluk ve para zeytinyağı ve su gibidir.
Eğer oğlumun başına bir kaza gelirse veya bir polis onu vurursa ya da kendisini hücresinde asarsa, hatta kafasına yıldırım bile düşse bu salondaki bazı kişileri suçlarım. Ve onu o zaman affetmem.
Gibi replikler ve kusursuz işçilik için. İzlemeyenlerin mutlaka izlemeleri gereken filmlerden biridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder